Classified: France ’44 inceleme – Mavi Kol

D-Day çıkarması öncesinde geçen Classified: France ’44, oyuncuyu düşman hatlarının derinliklerine dalmış seçkin bir asker ekibinin kontrolüne veriyor. Görevleri basit ama bir o kadar da zor; yaklaşan müttefik işgalinin başarılı olmasını sağlamak için Fransız Direnişini birleştirmeli, önemli Alman hedeflerini ortadan kaldırmalı ve hayati altyapıyı sabote etmeliler. Bu kulağa başa çıkılması gereken çok fazla baskı gibi geliyor ama sıra tabanlı ve taktiksel bir oyun olarak, hamlelerinizi planlamak için dünya kadar zamanınız var. Sakın merak etmeyin derdim ama oyun baskı yapmayı iyi biliyor. Classified: France ’44, sıra tabanlı bir gizlilik ve aksiyon oyunu. Sorun şu ki tamamen gizliliğe odaklanan oyunlar uzun vadede sıkıcı olabiliyor. İşten yeni çıkmış bir yoga eğitmeni gibi çömelmek ve çok aptal muhafızlar etrafta dolaşırken karanlıkta bir kutunun arkasına saklanmak, eğlencesini saatler boyunca korumuyor benim için. Tüm bunları yapıp bir de uygun hareket zamanı gelene kadar elli tur beklemek, sıkıcılığı iki katına çıkarıyor. Yine de bu oyunun Nazileri patlatmanın […]

Classified: France ’44 inceleme – Mavi Kol

D-Day çıkarması öncesinde geçen Classified: France ’44, oyuncuyu düşman hatlarının derinliklerine dalmış seçkin bir asker ekibinin kontrolüne veriyor. Görevleri basit ama bir o kadar da zor; yaklaşan müttefik işgalinin başarılı olmasını sağlamak için Fransız Direnişini birleştirmeli, önemli Alman hedeflerini ortadan kaldırmalı ve hayati altyapıyı sabote etmeliler. Bu kulağa başa çıkılması gereken çok fazla baskı gibi geliyor ama sıra tabanlı ve taktiksel bir oyun olarak, hamlelerinizi planlamak için dünya kadar zamanınız var. Sakın merak etmeyin derdim ama oyun baskı yapmayı iyi biliyor.

Classified: France ’44, sıra tabanlı bir gizlilik ve aksiyon oyunu. Sorun şu ki tamamen gizliliğe odaklanan oyunlar uzun vadede sıkıcı olabiliyor. İşten yeni çıkmış bir yoga eğitmeni gibi çömelmek ve çok aptal muhafızlar etrafta dolaşırken karanlıkta bir kutunun arkasına saklanmak, eğlencesini saatler boyunca korumuyor benim için. Tüm bunları yapıp bir de uygun hareket zamanı gelene kadar elli tur beklemek, sıkıcılığı iki katına çıkarıyor. Yine de bu oyunun Nazileri patlatmanın sağlıklı arayışında çok sayıda taktiksel seçenek sunarak oyuncunun gizlice oynamayı çoğunlukla göz ardı etmesine izin vermesi takdire şayan. Bu beni açıkçası oldukça şaşırttı efendim.

İster sessizce, ister gürültülü bir şekilde ilerleyin, sadece görev sırasında geçen zaman değil, aynı zamanda D-Day’den önceki günler de önemli olacak. Üstlendiğiniz her görev, başardığınız ya da başaramadığınız her hedef, karargâh harita ekranında günlerin geçmesine neden olacak. Classified: France ’44 size düzenli olarak zamanın tükenmekte olduğunu hatırlatarak baskıyı artırıyor ve kalan sınırlı gününüzde ne yapacağınıza çılgınca karar verirken gerçek bir tehlike hissi yaratıyor.

Çoğunlukla, seçimleriniz hangi sıra tabanlı göreve gitmeyi seçtiğinize göre belirleniyor. Bir düşman subayını pusuya mı düşürüyorsunuz? Bir fabrikaya sabotaj mı yapıyorsunuz? Gizli planları mı çalıyorsunuz? Her seçimin genel ilerlemeniz üzerinde hissedilir bir etkisi var ve belirli ödüllerin kilidini açar. Üç görevi başarıyla tamamlayarak Fransa’nın bir bölgesini birleştirdiğinizde, ekibinizin başarılı olması için hayati önem taşıyan çeşitli destek ve avantajların kilidini açacaksınız ama bu ödülü almanın bir riski var… Şimdi gelin, biraz da ondan bahsedelim.

Classified: France ’44 içerisinde belirli bir ekip üyesini işe alamazsanız, becerileri ne kadar kullanışlı olursa olsun, sonsuza dek gitmiş olurlar. Tüm çabanızı tek bir bölgeye harcamanın ve Fransa’nın geri kalanını yalnız bırakmanın yarattığı gerilim, Absolutely Games isimli bu oyun geliştiricileri tarafından ustalıkla manipüle ediliyor ve sürekli olarak ortaya çıkan tehditler, yeni planların ve stratejilerin aceleyle tasarlanmasını gerektiriyor. Oyun, bu yönden benzersiz bile hissettiriyor.

Classified: France ’44 içerisindeki görevler, izometrik olarak yukarıdan aşağıya bakan bir perspektiften oynanıyor. Karmaşık bir kullanıcı arayüzüne rağmen, oyun tam olarak neler olup bittiğini bilmenizi sağlamak için büyük çaba sarf ediyor. Bir asker için seçtiğiniz her potansiyel eylem, size sadece kaç eylem puanı kaldığını değil, aynı zamanda hangi eylemlerinden birini seçebileceğinizi de bildiriyor. Düşman askerlerinin görüş alanları sürekli olarak ekranda yer alıyor ve böylece gizlilik oyunlarında yaşanan, nereye baktıklarını bilmediğiniz bir karakterin görüş alanına yanlışlıkla girdiğinizde yaşadığınız hayal kırıklığının hiçbiri yaşanmıyor.

Oyun size bir Alman askerinin bir sonraki hamlesinin nereye olacağını bile söyleyerek aniden fark edilme korkusu olmadan sinsi planlar yapılmasına olanak tanıyor. Ne yazık ki, bunların hiçbiri tamamen gizlilik odaklı bir görevin sıkıcılığını hafifletmeye yardımcı olmuyor. Bir yeraltı tesisinde kimseyi öldüremeden yavaşça gizlice ilerlemek, bir sabır ve azim denemesi. Bu kısıtlayıcı görevler çok az ve çoğu, gizlilik ve ardından yüksek sesle girme gibi karma bir yaklaşıma izin veriyor. Pusular şüphesiz oyunu oynamanın en keyifli yolu; küçük komando ekibinizi mükemmel pozisyona gizlice sokar ve sonra kötü adamlara tatmin edici bir saldırı başlatabilirsiniz.

Bunu yapmak için de size tarihsel olarak doğru çok sayıda silah veriliyor; keskin nişancı tüfekleri, Tommy Gun ve şimdiye kadar bir oyunda gördüğüm en çeşitli el bombaları bunlardan bazıları. İlginç bir şekilde, bir düşmanı yenmenin ana yolu onları öldürmek değil. Aslında, bazı belirli düşman türleri asla ölmeyecek, sadece mücadeleye geri dönmeden önce birkaç tur için düşürülecekler. Bunun yerine, düşmanları bastırma Classified: France ’44 içerisinde daha hayati bir rol oynuyor.

Classified: France '44

Bir düşmana, ideal olarak onları kuşatırken ateş ettiğiniz zaman ıskalasanız bile moralleri azalıyor ve etkili bir şekilde savaş dışı kalıyorlar; bu da ekibinize yeniden konumlanma fırsatı tanıyor. Bu, X-COM serisinin formülüne benzeyen güzel bir değişiklik ama alışmak biraz zaman alıyor. Bir kez bastırmayı öğrendiğinizde, bunun düzenli olarak kullanacağınız bir araç olduğunu göreceksiniz, düşman takviyeleri gelmeden önce bir hedefi hızlı bir şekilde tamamlamanıza olanak tanıyor. Kısacası, piyasadaki baş döndürücü sayıdaki sıra tabanlı taktiksel oyunlara rağmen Classified: France ’44, kalabalığın arasından sıyrılmak için yeterince şey yapıyor.

Yine de her şey başarılı değil oyunda. Silahlara ve üniformalara uygulanan mükemmel özgünlüğe rağmen, ekibinizin karakter tasarımları tembel klişelere çok fazla eğiliyor. Bir İngiliz askeri çok klişe konuşuyor. Ayrıca, bir Direniş savaşçısı hayal edilebilecek en klişe Fransız kişisi olarak sunuluyor. Sonuç olarak, ekibinizle duygusal bir bağ kuramıyorsunuz. Bu karakterler hiçbir şekilde ilgi çekici veya benzersiz değil, sadece bir hedefi tamamlamak için kullanılan genel araçlar. Bu da oyuncuların takımlarına daha fazla yatırım yapmalarını sağlamak için kaçırılmış bir fırsat olduğunu gösteriyor.

Ayrıca uğraşılması gereken birkaç teknik sorun da var. Yükleme süreleri PlayStation 5 için uzun, özellikle de korkunç bir şekilde yanlış giden bir görevi yeniden başlatmaya çalıştığınızda fark ediliyor bu… Yapay zeka için yol bulma sistemi de harika değil ve genellikle otomatik olarak çok fazla eylem puanı kullanan veya onları bir saldırı başlatmak için yanlış konuma getiren bir rotayı tercih ediyorlar. Bu nedenle, otomatik olarak en iyi şekilde davranmalarına güvenmek yerine, karakterinizi yavaş yavaş hareket ettirerek yapılması gereken çok fazla mikro yönetim var. Son olarak, ışınlanan karakterlerden tutun da ekibinizin yakınında olmayan düşmanlara gizlice saldırabilmesine kadar birkaç göze batan oyun içi hata var.

Yine de, Absolutely Games tarafından vaat edilen gelecek güncellemeler, genişletmeler ve halihazırda uygulanan birkaç güncelleme ile bu ışınlanan Nazilerin tadını çok uzun süre çıkaramayacaksınız gibi görünüyor. Classified: France ’44, pek çok şeyi doğru yapıyor; tarihi, gerçekçi ve taktiksel savaş, gergin karar verme ve az miktarda gizlilik… Çok basmakalıp olan karakterler ve teknik sorunlar bir yana, bu yapıt bence geliştirici ekibin kendinden emin bir şekilde atılan önemli bir adımı ve türü sevenler için bu yapıtı önerebilirim.

Olumlu

Gizlilik ve aksiyon, tur tabanlı oynanış ile güzelce birleşiyor.

Farklı mekaniklerle kendi türü içerisinde kendisini belli ediyor.

Silahlar ve yetenekler için bolca farklı opsiyon mevcut.

Görevlerdeki farklılık, sıkıcı olabilen gizliliğin önüne geçiyor.

Olumsuz

Karakterler çok basmakalıp.

Yapay zeka yolunu bulamıyor.

Can sıkıcı bazı hatalar var.

Görsellik, karakterlere veya çevreye yakınlaştıkça etkileyiciliğini kaybediyor.

Benzer Yazılar

Victoria 3: Spheres of Influence inceleme

OYUNLAR 2 ay önce

Victoria 3 gibi karmaşık bir simülasyonda neler olup bittiğine dair en ufak bir ipucunu takip etmeyi başardığınızda, kaçamayacağınız bir dünya haline geliyor kendisi. Dahası, Sphere of Influence isimli ek paketin yeni eklentileri, bu video oyununa atlayıp ülkenizi zafere taşımak ya da iflasa sürüklemek için mükemmel bir zaman olarak sunuluyor. Bu oyunu ilk oynadığımda, ekonomik ve politik sistemlerinin ne kadar derin olduğunu kavrayamamıştım ve bu simülatörün ne kadar karmaşık olduğunu fark etmiştim. İşte bu ek paket, oyunu daha da derinleştiriyor. Sizi tarihsel olarak doğru bir senaryoya götüren basit bir simülatör değil Victoria 3. Aslında tam tersi. Herhangi bir ülkeyi seçip hayali senaryolara sokabilir ve tarihin akışını değiştirebilirsiniz. Bu video oyununun her özelliğinin incelikleri harika olsa da Sphere of Influence çok daha fazlasını ekliyor. Bunun da ötesinde, harika olsa da yine de oyuna başlama sürecini yeni oyuncular çok kolaylaştırmıyor. Eğer bu oyunu ilk kez oynuyorsanız, hikayeyi oluşturan kişinin siz olduğunuzu bilmelisiniz. Zafere […]

First Dwarf ön inceleme – Mavi Kol

OYUNLAR 2 ay önce

Cücelerin harika birer mühendis olup, başka bir şey olamadığı klişesi şimdi de First Dwarf isimli bir Erken Erişim oyunu ile karşımıza çıktı. Aslında gayet güzel müzikler ve çizgi film tarzı, ilgi çekici bir sinematik ile başlayan bu video oyununda önce Viking temasını görüyoruz, sonra cüceleri görüyoruz, sonra karşımıza robotlar çıkıyor ve işin içine bir de küçük ejderhalar giriyor… Tüm bunlar olurken de uçan bir gemidesiniz tabii ki. Gemimiz uçan bir adaya düşüyor ve burada da bizim hayatta kalma maceramız başlıyor. Bu arada, ejderha da İngilizce konuşuyor. First Dwarf; materyal toplama, eşya üretme, keşif yapma, hayatta kalma ve savaşma elementlerine odaklanıyor. Oyunda yapmanız gereken ilk şey etraftan biraz materyal toplamak ve kendinize bir üs kurmak. Bu arada, oyundaki binalar elektrik yerine mana kullanıyor. Bu yüzden üssünüzü yaparken, mana kaynağı olan bir yere gitmeniz en akıllıca olanı. Oyunda bunun gibi birkaç ufak tefek detay mevcut. Oyundaki ilk anlarımız odun kesmek, taş çıkartmak, […]

Sons of the Forest inceleme

OYUNLAR 2 ay önce

Sons of the Forest içerisinde ilk kez birini gerçekten öldürdüğünüz zamanı unutmak oldukça güç. Benim için bu an, hasar almış ama her zaman güvenilir kalmayı başaran takım arkadaşım Kelvin ile uzak adaya ilk iniş yaptığımızda ya da yamyam yerlilerle sadece bir mızrak ile karşı karşıya geldiğimde yaşanmadı aslında. Belki de bu ada, sözde canavarların yerine geçerek, insanlığı uçuruma itmenin ne kadar istekli olduğunu görmek için bir test. Belki de gerçekten “ormanın oğullarıyız”, kim bilir? Tüm bunları sesli düşünürken Kelvin tabii ki beni pek dinlemedi. Kelvin, boş boş başını salladı ve daha fazla odun toplamaya devam etti ama anlattığım bu şey, girdikten neredeyse tam bir yıl sonra erken erişimden çıkan oyunun yalnızca bir bileşeni. Diğer tarafta ise kurgu ve hikaye var. PuffCorp şirketinin CEO pozisyonunda yer alan Edward Puffton olarak, karımız Barbara ve kızımız Virginia kaybolduktan sonra onları bulmak için Site 2 olarak adlandırılan gizemli bir adaya gidiyoruz. Çok geçmeden helikopteriniz […]

0 Yorum

Yorum Yaz

Rastgele

Web sitemiz, gezinme deneyiminizi ve ilgili bilgileri sağlamak için çerezleri kullanır. Web sitemizi kullanmaya devam etmeden önce, şunları kabul etmiş olursunuz.